Fluoridlerin diş çürüğünden korunmada kullanılması çalışmaları XIX. yüzyıl sonlarından başlayarak günümüze kadar süregelmektedir. Yapılan sayısız araştırmalarla fluoridin çok zayıf konsantrasyonlarda bile çürük oluşumunu engelleyebildiği ortaya konulduktan sonra, bu amaçla bileşiklerinden en fazla yararlanılabilecek yöntemlerin geliştirilmesine çalışılmaktadır.
Diş minesinin yapısında bulunan, iyon yarıçapı ve numarası kendisine çok benzeyen apatit yapı içindeki OH¯ iyonları ile kolayca yer değiştirebilmekte veya eksik olarak bulunan OH¯ iyonlarının yerini doldurarak daha dirençli yapıda fluor-apatit oluşturabilmektedir. Bu oluşum genel yolla fluorid alınımı veya fluoridin yerel olarak dişlere uygulanması ile gerçekleştirilebilir ve sonucunda diş minesi asitler karşısında daha az çözünür bir yapıya sahip olmaktadır.
İstemsiz olarak yutulabilme riski nedeniyle 0-3 yaş arası çocuklarda günlük kullanım için fluor içermeyen macunlar önerilmektedir. Ancak bütün süt dişlerinin tamamlandığı 3 yaştan itibaren diş hekimi kontrollerinde yapılacak yerel fluor uygulamaları ile çocuklarda diş minesinin güçlenmesi ve çürükten korunma sağlanmaktadır.
Fluorid bileşiklerinin çürük profilaksisinde kullanılması iki yolla olur:
a. İçme sularının fluoridlenmesi
b. Fluorid tabletleri
c. Fluoridli sütler
d. Fluoridli tuzlar
a. Solüsyonlar
b. Jeller (nötral, asitlendirilmiş)
c. Verniler
d. Ağız banyoları (gargaralar)
e. Fluoridli diş macunları
Haber, Duyuru, ve her türlü gelişmeden haberdar olmak için e-bülten aboneliğini yaptırınız